Page 16 - Gergemder Bülten Sayı 2
P. 16

YAŞLANMA VE EGZERSIZ


                                         Kişiler yaşam yolculukları sırasında çeşitli fiziksel, zihinsel ve
                                           duygusal değişimlerle karşılaşırlar. Yaşlanma kendi zorlukları-
                                            nı beraberinde getirirken, aktif ve fiziksel bir yaşam tarzı sür-

                                             dürmek, ilerleyen yaşa eşlik edebilecek olumsuzluklara karşı
                                              zorlu bir karşı güç olarak ortaya çıkmıştır (1). Yaşlanan nü-
                                               fusun giderek yaygınlaştığı bir dönemde, yaşlanan bireyler
                                               için egzersizin avantajlarını anlamanın ve teşvik etmenin
                                                önemi çok büyüktür (2, 3).


                Ögr. Gör. Kutay KAŞLI,          Yaşlanma sürecinin engellenememesine rağmen, düzenli
            Fizik tedavi ve Rehabilitasyon      egzersizin hareketsiz bir yaşam tarzının fizyolojik etkile-
                        Uzmanı
             Çankırı Karatekin Üniversitesi     rini en aza indirebileceği ve kronik hastalıklar ile engel-
           Sağlık Bakım Hizmetleri Bölümü      leyici  durumların  gelişimini  ve  ilerlemesini  sınırlayarak
        aktif yaşam olanaklarını artırabileceği belirtilmektedir (1). Fiziksel aktivite ve egzersizin yaşlı

        bireyler üzerindeki faydalı etkilerini destekleyen ikna edici kanıtlar çok derindir. Bu olumlu
        etkiler, sadece fiziksel faydaların ötesine geçerek zihinsel, duygusal ve sosyal refah alanlarına
        da uzanmaktadır (1). Yaşlı bireyler biyopsikososyal modele uygun olarak holistik olarak ele
        alındığında,  egzersizin bu faydaları, fiziksel, ruhsal ve sosyal olarak, kronik ağrı gibi yoğun
        semptomlarına dahi çözüm olabilmektedir (4). Tam tersine, yaşlanma ve hareketsiz bir yaşam
        tarzı, kas fonksiyonu ve kardiyorespiratuar zindelikte azalma ile ilişkilidir ve günlük aktivi-
        teleri gerçekleştirme, yaşam kalitesinde azalma, sosyal izolasyon, ruhsal olarak etkilenme ve
        bağımsız iş yapabilme yeteneğini sürdürme kapasitesinde bozulmaya neden olur (3, 5). Ancak,
        fiziksel aktivitenin artması ve egzersiz, kişilerin hayatını olumsuz yönde etkileyen kronik has-

        talık riskinin azalmasıyla da ilişkilidir. Vücuttaki çoğu fizyolojik sistem, hastalıkların birincil
        önlenmesi ve hastalıkların sekonder önlenmesi/tedavisi yoluyla fiziksel aktivite ve egzersizden
        olumlu bir şekilde faydalanmaktadır (6).  Görüldüğü üzere egzersiz, yaşlı birey için kronik bir
        hastalık olmasa da; yaşlı bireyin bir ya da daha fazla hastalığı olsa da bireyin hayatı için önemli
        bir aktivite olarak yer etmelidir. Egzersiz ve fiziksel aktivitenin yaşlanma sırasında kaslarda
        meydana gelen birçok değişikliği etkileyebileceği ve bu nedenle sağlıklı yaşlanma için gerekli
        olan bu aktif yaşam tarzının bir parçası olarak egzersizin, genç yaştan itibaren insanların haya-
        tına dahil edilmesi gerekmektedir (7).


        Bireye özgü egzersiz ve fiziksel aktivite, kardiyovasküler hastalık, inme, diyabet, osteoporoz ve
        obezite dahil olmak üzere birçok kronik hastalık için önleyici stratejiler olarak önemli rol oy-

        namaktadır. Yukarıda da belirtildiği gibi; artmış bir hareket yeteneği, ruh sağlığı ve yaşam kali-
        tesinin iyileştirilmesinin yanında ölüm oranının azaltılması gibi sonuçları içermektedir. Özel-
        likle, egzersiz müdahale programları kırılganlığın ayırt edici özelliklerini (düşük vücut kütlesi,
        zayıf güç, düşük enerji seviyesi) ve bilişi iyileştirir, böylece yaşlanma sırasında fonksiyonel ka-
        pasiteyi optimize eder (1, 3). Bu gibi önemli patolojik durumlarda egzersiz terapötik bir ajandır




        16
   11   12   13   14   15   16   17   18   19   20